Bunları da Okuyun

    Bütün Erkekler Ölür Şiiri – Ahmet Oktay

    29 Aralık 2021

    Umutların Bittiği Yerde Şiiri – Ümit Yaşar Oğuzcan

    28 Aralık 2021

    Müfredât 89 Şiiri – Aziz Mahmud Hüdayi

    29 Aralık 2021

    Ellere Gazel Şiiri – Ataol Behramoğlu

    21 Mart 2022

    Bir Günü Yaşamak Şiiri – Ümit Yaşar Oğuzcan

    28 Aralık 2021

    Ellerin Şiiri – Yavuz Bülent Bakiler

    29 Aralık 2021

    Oğulotum Şiiri – Çiğdem Sezer

    29 Aralık 2021

    Erkek Yolcu Kadın Yoldur Şiiri – Mahzuni Şerif

    29 Aralık 2021

    Yanılgı Şiiri – Özdemir Asaf

    29 Aralık 2021

    Yurdu Severken Duymak Şiiri – Fazıl Hüsnü Dağlarca

    29 Aralık 2021
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Şiirhane
    • Anasayfa
    • Dönemler
      • Cumhuriyet Dönemi
      • Yedi Meşaleciler
      • Fecr-i Ati Topluluğu
      • Garipçiler (1. Yeni)
      • Halk Edebiyatı
      • İkinci Yeniciler
      • Milli Edebiyat
      • Öz (Saf) Şiir Dönemi
      • Tanzimat Edebiyatı (1. Dönem)
      • Tanzimat Edebiyatı (2. Dönem)
      • Tekke ve Tasavvuf Edebiyatı
      • Toplumcu Gerçekçi Şiir Dönemi
      • Servet-i Fünun Edebiyatı
    • Yabancı Şairler
    • Rastgele Şiir
    • İletişim
    Şiirhane
    Anasayfa»Dönemler»Cumhuriyet Dönemi»Neyzen Tevfik»Mevlânâ Şiiri – Neyzen Tevfik

    Mevlânâ Şiiri – Neyzen Tevfik

    Neyzen Tevfik- Neyzen Tevfik
    Telegram VKontakte Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaşın
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Yaş elli beş, boy uzunca imiş biraz kanbur,
    Demek ayıp değil amma edepte hayli kusur.

    Bir inhina ki sevimli şu devr-i pirîde,
    Fena-yı mutlak içinde bir ölmeyen zinde.

    Başında bir keçeden takke amma, sivri ucu,
    Pek öyle dikkat edilmez, şiarı göz yorucu!

    İner o takkenin altından omza dek saçlar,
    Kıvırcık uçları, pek çok değilse de ak var.

    Kulakların küpesinden yukarsını perçem
    Kapatmış, ondaki mana, bir uzlet-i mübhem.

    Alın açık gibi amma görünmüyor o kadar,
    Ve takye haylice inmiş ki nâsiye pek dar.

    Hutüt-ı cephe mukavvesce ince, sık ve derin
    Kaşında bir-iki ak var, çatık değil de yakın.

    Sakal da nim kıvırcık, uzunca, kır düşmüş,
    Dururdu sol kulağında bir ince halka, gümüş.

    Bıyıklar ağzını örtmüş, bu bir sükût-ı beliğ,
    Firak-ı Şems’i eder sabr-u aşk ile tebliğ,

    Ten esmerimsi, yanaklarda saye-i sufret,
    Bu gölge zıll-i ledünden hayal-i mahviyyet.

    Kaş uçlan kapamış, göz kapaklan mestur,
    Bu gölgelikteki kirpiklerin zılâli, fütur,

    Nazarlarında tahakküm var amma nâ-mahsus,
    Akardı her nigehinden nice cihan-ı şümûs.

    Bakışlarında meâni akar, coşar, köpürür,
    Bir an-ı lemhada kalbi ebedlere götürür.

    Yeşil, pamuklan çıkmış solukça hırkası var,
    O vardı sadece sırtında bir de bir şalvar.

    Zemini yerden epeyce yukarda bir taş oda,
    İçinde musluk, ocak var, tavan, taban tahta.

    Bir enli pencere şark-ı şimalîye nazır,
    Bina da Devre-i Selçuk’a ait, anlaşılır.

    Basit içindeki eşya, pek azdı mefruşat,
    Bu hücreden çok uzaktı gam-ı hayat u memat.

    Girince pencerenin karşısındaki köşeyi
    Tutan bu pîr idi; peşinde vardı neyle meyi.

    Önünde rahleye benzer ve oyma bir kiirsi
    Derun-ı hücre bütün bir mehabet-i kudsi.

    Bu akdesiyyeti i’lâ ederdi Mevlânâ,
    Yazan serâiri işte bu nur-ı arz u sema.

    Fakat bilir misiniz, bu huzur-ı izzette,
    Bu kuşede ve bu ayn-el-yakin hakikatte.

    Dikilmiş arşa kadar bir sütun-i itminan,
    Bu nur, nur-ı Â li’dir, emanet-i Kur’an.

    Ulüm-ı zahire burda güneşte bir yarasa,
    Feza-yı lâyetenahiyyet acizden de kısa.

    Uyun-ı felsefe âmâ, vukuf-ı fen kötürüm,
    Bu yerde ben şunu bildim demek cahîm, uçurum

    Serîr-i saltanatı fakr, ihtişamı deha,
    Şehi bir aşk-ı müebbed ki hep firak u bükâ.

    Seması hfçi-i mutlak, şihâb-ı sâkıbı gam,
    Teraneler ile mülhem, yağar hayal-i elem.

    Mesîl-i hâme-î mana nedir? Kelam-ı sübût,
    Lafızda yer tutabilsin serâir-i lâhut.

    Bu dinde dûzah u cennet, azaplar yanıyor,
    Bırak hayatı, ölüm, raşelerle kıvranıyor.

    Mezarı hufre-i vuslat, taşı hayal-i emel,
    Harabe-i şubehâtın içinde yok meş’al.

    Bu yerde yok olabilmek kadar bir emr-i asır
    Tahayyül eyleyemem ben ki eyleyim tasvir.

    Deha-yı harikanın bu, harim-i hikmetidir,
    Kader bu hikmete bîganedir, maiyetidir.

    Fakat bu hikmete sermayedir vücud-ı adem,
    Heman bu yokluğa karşı bütün sücüd-ı kıdem

    Bir izdiham-ı müebbed değil, bu sırr-ı vücud,
    Bu sırda oldu nümayan hakayık-i rnevcud.

    Demek ki kendini bilmekte var imiş hikmet,
    Mahabbet ehli olan, kendini bilir elbet.

    Bilirse al neyi vakt-i teranedir Neyzen,
    Hayat bir dem-i sıhhat, kaçırma fırsatı sen!

    Tıp Fakültesi Hastanesi, Haydarpaşa
    Cuma sabahı, 16.02.1337

    Mevlânâ Şiiri - Neyzen Tevfik Mevlânâ Şiiri - Neyzen Tevfik şiiri Neyzen Tevfik şiirleri
    Paylaşın Telegram VKontakte Facebook Twitter Tumblr WhatsApp

    Yazarın Diğer Şiirleri

    Olur Ya! Şiiri – Neyzen Tevfik

    Vaiz Şiiri – Neyzen Tevfik

    Hoca Şiiri – Neyzen Tevfik

    Şahane Cehalet Şiiri – Neyzen Tevfik

    Hak Olur Pir-i Mungan, Sohbet-i Hemdem De Geçer Şiiri – Neyzen Tevfik

    İdam Cezası Almasına Sebep Olan Şiiri Şiiri – Neyzen Tevfik

    Bunları da Okuyun

    Sineklerin Bayramı Şiiri – Abdurrahim Karakoç

    28 Aralık 2021

    Nağme-i Dil-haste Şiiri – Ali Canip Yöntem

    29 Aralık 2021

    Taştan Mantar Tarlası Şiiri – Arif Dino

    29 Aralık 2021

    Acılar Duvarı Şiiri – Ahmet Selçuk İlkan

    28 Aralık 2021
    Bizi Takip Edin
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    Çok Okunanlar
    Aziz Mahmud Hüdayi

    Kıt’alar-rubâiler 28 Şiiri – Aziz Mahmud Hüdayi

    Aziz Mahmud Hüdayi

    Kişiye nef’ ü zar Hak’dan gelirken Muvahhid işbu ma’nâyı bilirken Koya isnâdı Zeyd ü Amr…

    Canını Sıkma Şiiri – Abdurrahim Karakoç

    28 Aralık 2021

    34 FN 346 Şiiri – Attila İlhan

    28 Aralık 2021

    Gönülden Gönüle Yol Gider Derler Şiiri – Dadaloğlu

    29 Aralık 2021
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Şiirsiz kalmayın!

    İletişim: [email protected]

    Şiirler

    Giden Gelmez Giden Gelmez Şiiri – Karacaoğlan

    29 Aralık 2021

    Çayır Şiiri – Carl Sandburg

    29 Aralık 2021

    Sone 49 Şiiri – William Shakespeare

    29 Aralık 2021
    Etiketler
    Ruhsati şiirleri Karacaoğlan şiirleri Pir Sultan Abdal şiirleri Aziz Mahmud Hüdayi şiirleri Ahmet Selçuk İlkan şiirleri Abdurrahim Karakoç şiirleri Necip Fazıl Kısakürek şiirleri Agah şiirleri
    Facebook Twitter Instagram
    • Anasayfa
    • İletişim
    © 2025 Şiirhane.
    Tüm hakları edebiyatın birbirinden kıymetli şairlerine aittir.

    Aradığınız şair veya şiirden birkaç kelime yazın.