Kızıla boyanmış koynunda sular,
Yandın mı bu gurbet elinde Çoruh?
Bayburtlu Zihnî’nin koşması mı var
Türküler söyliyen dilinde Çoruh?
Ufkunda parlayan şafak olaydım,
Denize döktüğün toprak olaydım.
Ne olur bir sarı yaprak olaydım,
Denize yollanan selinde Çoruh.
Ben burda tutamam artık gönlümü.
Boş bir çardak gibi, gel yık gönlümü,
Beni bıraksan da, yanık gönlümü.
Denize götürmek elinde Çoruh…