çocuktum, zamanım çoktu, ölmeyecektim
başımı kitaplara sokup yürüdüğüm yollarda
kimi Peçorin, kimi ansızın sarsılırdı iklim
hiçbir düellodan kaçmadığım o eşsiz yıllarda
babası olan herkes kadar sakin dururdum
ölüme doğru koştuğum beyaz at üstünde
Hacı Murat, Enver, D’artagnan olurdum
o masal senin, bu masal hep benim içimde
Huzur bilmez Suad’dım, Romeo pek komik
ben böyle ölmem, hiç değilse dua ile Mecnun
öğrendim sonra, aşklar trajikti kahramanlar epik
kaldırımlar evim oldu; Halide’ye değil bana vurun
tek yol devrim’di, sapa sokakta yakalandım
ne vakit arasam arzu ile hal arasında bir yer
dedemin sattığı koca evlerde gizlice yıkandım
Deniz Gezmiş Mahir Çayan devrim için öldüler
orman büyüyor, ekmek dağıldı, cinim kayıp
bir kez daha dönmek için o büyük aileye
yol karanlık, dil engel, yakınmak çok ayıp
ölsem eksik. kalsam… geç mi kaldım, ne