Firdevs-i Ala’da bir yanal elma
On sekiz bin ilmin nuru dediler
Muhammet Mustafa Haydar-i Kerrar
Hünkar Hacı Bektaş Veli dediler
Çocuktu mektebe babası götürdü
Elif be demeden mana yetürdü
Akıttı pınarı susam bitürdü
Hacısı hocası beli dediler
Pirim der ki Bektaşiyim Bektaşi
Size nasip veren ol nasıl kişi
Sıkar un ederdi örk gibi taşı
Budur cümlemizden ulu dediler
Derildi geldiler halfeler pirler
Bektaşi namında er yok dediler
Bize bir yeşil el nasip verdiler
Görünce tanırız eli dediler
Er isen darı çeç üstünde otur
Ulu kişi isen maksudun bitir
Senedin var ise senedin getir
N’edelim senetsiz eli dediler
Kimi inandı beli bes dedi
Kimi inanmadı senet istedi
Ol Şah’ım anlara elin gösterdi
Budur ol Şah’ımız Ali dediler
Evvel Ali idi sonra Vel’oldu
Yol erkan bir zaman batında kaldı
Urum ellerinden nameler geldi
Budur Hakk’ın doğru yolu dediler
Pir Sultan Abdal’ım Şah’ım velidir
Cihanı bürüyen anın nurudur
Şüphemiz yok Hak Muhammet Ali’dir
Bilmeyene Mülcem soyu dediler