Bir merdiven aralığına açmış tezgâhını.
Üzerinde oturduğu koltuk kimbilir, şimdi emekli olmuş hangi müdürün? Dizinin ucunda bisiklet pompası. Karşısında bir tahta “oturak”. Artık gelecek bir müşteri için midir, yoksa eski bir dostu, arkadaşı için mi?
Gerçi o müşteriler de pek kalmadı ya…
Dostu gelse de nelerden konuşurlar?
Mutlaka eski bayramlardan, bayram yerlerinden mi?
Merdivenin dibinde bir naylon leğende simsiyah bir su kalıntısı.
Rengi de, kokusu da yıllardır sanki hiç değişmemiş…
Bütün hayatı, yaşadıklarının özeti bu suyun aynasında.
Camları dökülmüş bir kapı.
Neden evi olmasın? <b
……….
……….