Dedemin ölüm haberini bir an durakladıktan sonra,
babam vermişti telefonda. Babamınkini dayım.
Bu kez de işte duraklayan annem: Atakan!
Hiç bitmez gibidir telefonda donakalınan o an!
Bir başka hışımla ağaçlar hışırdamaya başlar,
sabaha karşı uyanıldığında o telefonla,
temmuzun orta yerinde bu ülkede bazen
işte böyle geliverir sonbahar birden adeta.
Cılız bir haziran güneşinin sevinciyle belki,
unutulmuş olabilir birkaç günlüğüne ama,
böyle günlerde dank eder yine insanın kafasına:
tüm hayatlar eksik, tüm ölümler vakitsizdir.