(GÖNÜL GÖZLÜ OZAN)
Anadolu bir Sivr’alan
Geceye gün yazan gitti
Sazımı özünce çalan
Gönül gözlü ozan gitti
Öfkeye örterdi külü
Aşkla öterdi bülbülü
Türküme sümbülü-gülü
Nakış-nakış dizen gitti
Seheriydi karlı dağın
Diliydi dalın yaprağın
Dostum dediği toprağın
Gizemini çözen gitti
O cemresiydi ayazın
O seher yeliydi yazın
Gönül mızrabıyla sazın
Tellerinde gezen gitti
Sazının bir teli düne
Biri bağlıydı bugüne
Güneşi örtüp gözüne
Karanlığı sezen gitti
Dinerdi ruhunda taşkın
Sesiydi sevginin aşkın
Halk şiiri denen köşkün
Damındaki hezen gitti
Hançeremizde ah gibi
Sevdalanmış semah gibi
Yunus gibi Emrah gibi
Kalbe aşkı çizen gitti
Mânâydı aşk maddesinde
Yarındı dün caddesinde
Sözünü had haddesinde
Dokuz kere süzen gitti
Bağlamaya tel bulunmaz
Tezeneye el bulunmaz
Bir daha Veysel bulunmaz
Sazımdaki düzen gitti