Gün vurur mızrap-mızrap, tarih bir türkü söyler,
Gök durur, ırmak durur; türküler Türk’ü söyler! ..
Çağların ötesinde, yüzyılların sesinde;
Atatürk Türk’ü söyler, Türk Atatürk’ü söyler…
Damlalar deniz olur,
Sen-ben erir; biz olur,
Cumhuriyet, çağlara
Uzayan bir iz olur…
Ufkumuz bayrağımız, gönlümüz gönderimiz,
Cumhuriyet yolunda Atatürk önderimiz…
* * *
Sanılır ki dünümüz; kılıç sesi, nal sesi…
Sevgiler gönlümüzde çiçek açan dal sesi.
Bilimde meş’aleyiz; türkümüz barış bizim;
“Yurtta sulh, cihanda sulh” Mustafa Kemal sesi…
Doğarız güneş gibi,
Ay-yıldıza eş gibi,
Parmağıyız bir elin;
Yaşarız kardeş gibi…
Ufkumuz bayrağımız, gönlümüz gönderimiz,
Cumhuriyet yolunda Atatürk önderimiz…
* * *
Gömülür mü tarihe, tarihi yazan millet?
Yazdık al kanımızla gökyüzüne hürriyet! ..
Kalbimiz Türk-Türk atar rüzgârında bayrağın;
Sevdasın başımızda ey nazlı Cumhuriyet…
Sözlerin süzgün eşi,
Özlerin özgün eşi,
Parlıyor ufkumuzda
Cumhuriyet güneşi…
Ufkumuz bayrağımız, gönlümüz gönderimiz,
Cumhuriyet yolunda Atatürk önderimiz…
* * *
Birleşir bir ülküde yaşarız ulus gibi,
Sevgimiz tüm cihanı kaplamış fanus gibi,
An gelir Köroğlu’nca dağlara diz çöktürür;
Mevlâna melteminde eseriz Yunus gibi…
Bayrağıma al gelir,
Yıldıza Hilâl gelir,
Göğsünde Cumhuriyet;
Mustafa Kemal gelir…
Ufkumuz bayrağımız, gönlümüz gönderimiz,
Cumhuriyet yolunda Atatürk önderimiz…