Yüzleri yüz görmemiş aynalara bakarak
Susuz denizde yüzen sularda yüz yıkadım
Zamansız bir zamanın vadisinde akarak
Bir bahar leğeninde yüzlerce güz yıkadım
Geceler sulusepken düşlerin rengi koyu
Zaman çölünde günün sorgulanmakta soyu
Oturup da başımın gölgesinde gün boyu
Yetim gözyaşlarımla nice öksüz yıkadım
Salıverdim sahraya sahipsiz denizleri
Samanyolu’dur gökte son seferin izleri
Astığım çamaşırlar yanıltmasın sizleri
Onca eğri içinde bir-iki düz yıkadım
Kafesteki bülbülüm özenince hindiye
Sevdalandı sabahım sarışın ikindiye
Gönül ufkumda şafak erken ağarsın diye
Karanlık perdesini gece-gündüz yıkadım