Her yiteni giyindim her solanı her eksileni
her kopan kırıntıyı geçmişten ve gelecekten
dikenini her gülüşün her iç çekişin
acıların incecik bürümcüğünü
ya da kalın kıl çulunu mutlulukların. Şimdi
kabuklar kabuklar kabuklar altındayım
kımıldamaz oldu kolum yüzüm seğrimez
ve sesim çıkmaz oldu bunca ağırlıktan. Soy beni
soy beni soy beni ulaşıncaya dek
kuru kemiğine yokluğun.