öylesine bir Mayıs. bu
ikinci, sen yoksun. ruhum
çinko bir tepside. yalnız;
arayan değil dönen biridir
her yer bulaştı üstüme.
kirliyim,
bir zenci kadar telaşlı. bağırın,
diye sustum, söz ve ses
yabancıdır, ten yanılmaz. ansızın
bir teleferik, termometre ya da aysar…
deliyim, bir gece bekçisi kadar dalgın. kefen
diye örtünmedin üstüme
işte herkes çekip gitti. geç oldu, ama
anladım, insandan korkmak gerektiğini. söyler-
im, zaman ve veznedar cüreti:
‘esrik bir kadını öpüyorum. bakmayın
adımı bilmiyor. nasılsa unutur
güneşin kuzeyden battığını. kasıklarımda
cinlenen hin’e sarılıyor. bildiğim
tek özgür ülke, nüfus: 1, rakım: 1.72! ‘
içime döndüm yine. seni severek
kullandım çarşı iznimi.