Gümüşüm ve aynen. Yok önyargılarım.
Ne görürsem ben, yutarım aniden.
Tam olduğu gibi, sevgiyle ve nefretle puslanmamış
Zalim değilim ben, doğrusözlü yalnız —
Küçük tanrının gözü, dort-köşeli.
Çoğu zaman zıt duvarda düşünceye dalarım.
O pembedir, çillerle. Ona o kadar uzun süre baktım
Sanırım bir parçasıdır kalbimin. Fakat o titreşir.
Yüzler ve karanlık ayırır bizi yeniden ve yeniden.
Şimdi bir gölüm ben. Bir kadın eğilir üzerime.
Erişebilecek yerlerimi araştırarak o gerçekten nedir diye.
Sonra o yalancılara döner o kadın, mumlara ya da aya.
Arkasını görürüm onun, ve onu içtenlikle yansıtırım
O bana gözyaşlarıyla ve ellerden bir koşuşmayla karşılık verir.
Ben önemliyim ona. O gelir ve gider.
Onun yüzüdür her sabah karanlığın yerine geçen.
İçimde genç bir kızı boğdu o benim. ve içimde yaşlı bir kadın
Yükselir ona doğru, berbat bir balık gibi, günbe gün.