Konuştuğumuz gibi: Senin istediğin oldu
uzaklarım bitti, gökyüzü yabancı bana.
Beni bağışlama,
kanıma paslı jiletler karıştır
evden kaçan kızlara iyi davran
aşktır diye vuruşalım istersen
beni gömsünler ama
papatyalar yıkılış olmasın sana.
Kaçıyorum işte
bir yol ağzında bırakıp kölemi
kolum koparılmıştı uzandığımda sana
kucakladığımda artık göğsüm yok
dağılıyor gün bir anı bulduğumda.
Konuştuğumuz gibi oldu:
Bir boşluğa dönüştü gövdem
iyice azaldı yüzümüzde kuşlar,
hangi yanımda dursan öbür yanım uçurum.
Ama ben su gibi sarıldım
aşkla sevdim üstüne düştüğüm hançeri
sımsıcak bir kadın eti gibi çoğaldım ona.
Bir deniz gibi çekildim kıyılarımdan
bir çöl gibi özledim seni,
istediğin gibi oldu…
Ama ancak büyük acıya varır
böyle yaşarsa kalbin.
Dize, Nisan 2002