Ne tatlar, ne sevgiler verirsin sen utanca
O bir kemirgen gibi yerken mis kokan gülü
Sende koncalar açan güzelliğe konunca!
Ah, günahların nice hoş şeylerle örtülü!
Çapkınca geçirdiğin günleri anlatan dil
Şırfıntılık kondursa sana acı sözlerle
Vergileri yine de övgüden farklı değil:
Utancı kutsal yapar adını anmak bile.
O düşkünlükler seni seçip barınmışlar da
Ah, varlığın hepsine eşsiz bir saray olmuş;
Güzelliğin peçesi leke komamış orda,
Göze görünen her şey güzelliklerle dolmuş.
Varım yoğum, bu cömert armağana iyi bak;
Kötü kullanılırsa körlenir en sert bıçak.