Bunları da Okuyun

    Ben Neyim? Şiiri – Mahzuni Şerif

    29 Aralık 2021

    Benim Halim Şiiri – Eşrefoğlu Rumi

    29 Aralık 2021

    Can Eriği Şiiri – Bedri Rahmi Eyüboğlu

    29 Aralık 2021

    Türk Gençliğine Şiiri – Hüseyin Nihal Atsız

    29 Aralık 2021

    Dîvân-ı İlâhîyât 52 Şiiri – Aziz Mahmud Hüdayi

    29 Aralık 2021

    Olduğun Gibi Gel! Şiiri – Rabindranath Tagore

    29 Aralık 2021

    Askere Mektup Şiiri – Abdurrahim Karakoç

    28 Aralık 2021

    Kimdür Ki Bir Senâya Bin İhsân Bagışlaya Şiiri – Ahmedi

    29 Aralık 2021

    Kör Neyzen Şiiri – Mehmet Akif Ersoy

    28 Aralık 2021

    Antalyalı Irmaklar Şiiri – Oğuz Tansel

    29 Aralık 2021
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Şiirhane
    • Anasayfa
    • Dönemler
      • Cumhuriyet Dönemi
      • Yedi Meşaleciler
      • Fecr-i Ati Topluluğu
      • Garipçiler (1. Yeni)
      • Halk Edebiyatı
      • İkinci Yeniciler
      • Milli Edebiyat
      • Öz (Saf) Şiir Dönemi
      • Tanzimat Edebiyatı (1. Dönem)
      • Tanzimat Edebiyatı (2. Dönem)
      • Tekke ve Tasavvuf Edebiyatı
      • Toplumcu Gerçekçi Şiir Dönemi
      • Servet-i Fünun Edebiyatı
    • Yabancı Şairler
    • Rastgele Şiir
    • İletişim
    Şiirhane
    Anasayfa»Dönemler»Cumhuriyet Dönemi»Ali Ayçil»Yazarın Yazgısı Şiiri – Ali Ayçil

    Yazarın Yazgısı Şiiri – Ali Ayçil

    Ali Ayçil- Ali Ayçil
    Telegram VKontakte Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaşın
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Pek çok insan bir yazarın yerinde olmayı düşünür. Onun tıpkı bir sihirbaz maharetiyle sözcüklere görünmez gömlekler giydirmesi; cümlelerini birer merdiven basamağı gibi kullanıp insan ruhunun karanlık bir yerlerine inmesi; hep düşünüp de adını bir türlü koyamadığımız bir varoluş sancısına bıçak gibi dokunması; ya da hiç beklemediğimiz bir yerde saçlarımızı diken diken eden cüretkâr bir hükme varması bizi fazlasıyla şaşkına çevirir. Ve ona ait bir metni her okuduğumuzda kendimize şunu sorarız: Kimdir bir yazar? Sözcüklerini birer yem olarak kullanan bir okur avcısı mı? Aklımız ve düşlerimiz arasında kumar oynayan ve hangisinin kazanacağını daha başından beri bilen hilekâr bir kumarbaz mı? Bizi bütün ayrıntılarımıza kadar gözlemleyen hayatımızı mürekkebine katık eden usta bir hırsız mı? Yoksa canı pek sıkıldığı için düzenimizi altüst ederek keyif çatan bir oyun bozan mı? Kim bilir belki de hepsi. Ama gerçek şu ki hiç birisi değil! ..

    Bana öyle geliyor ki insanlar içerisinde en talihsiz yazgı yazarın yazgısıdır. Herkesin hayatını herkesin aşklarını herkesin gülüşlerini uzaktan seyreden ama bir türlü insan oyununa katılamayan gerçek bir beceriksizdir o. Çok istemesine rağmen bir dünya vatandaşı olamamış dünyanın herhangi bir gününü dünyadaki herhangi birisi gibi yaşayamamıştır. Kuşkusuz denemediği bir durum değildir bu; ama her seferinde hayat tarafından paramparça edilmiş her seferinde kendi beceriksizliğinin kollarına geri döndürülmüştür. Garip bir oyundur yazarınkisi: O “kendi beceriksizliğimin ipuçlarını bulabilirim” umuduyla başkalarının hayatını derinden seyre dalmış; o uzun dalgınlık sırasında insan hakkında yeni pek çok şey öğrenmiş; ama insan hakkında öğrendiği her yeni şey beceriksizliğini daha da bir artırmıştır. Yaklaştıkça uzaklaşmış tanıştıkça yabancılaşmıştır insana. Ve obeceriksizlik yüzünden dünyaya katılamadığı için içinde büyüyen dehşetli arzunun üstünü örtmeye insanlardan üste çıkmayaonları şaşırtmaya neredeyse mahkûm olmuştur. Eğer bir asker olsa büyük bir kahramanlık göstermeye yeltenecekti kuşkusuz. Ama onun elinde başka bir silah vardır: Kalem…

    Ve kalem bir yazarın anaforunda sözcükleri yeniden karıştırıp yeni baştan önümüze sürdüğünde bu sefer dehşet sırası bize gelmiş; yazar dediğimiz o “öç alıcı” bize katılamamanın bizden biri olamamanın hesabını bize ödetmeye başlamıştır artık. Şimdiye kadar kendimizden bile sakladığımız sırlarımız; bizi utançtan yerin dibine geçirecek tutkularımız; gülümseyen dişlerimizin arasındaki kanlı kindarlık; her şeyi yıkmak isteyen ama bir otu bile yerinden edemeyen korkaklığımız ve öteki sayısız hallerimiz “şu aramızdaki beceriksiz” tarafından nasıl da yüzümüze vurulmuştur. Sıkıca örttüklerimizin üstünü açtığı ve bizi ruhumuzun aynasının karşısına diktiği için ondan nefret etmemiz gerekir belki de! Ama biz de en az onun kadar kurnazız: Ondan nefret edip hakikati kabul etmek yerine hayranlık beslediğimizi söyleyip onu ikinci kez yenilgiye uğratmayı daha akıllıca buluruz. “Ne güzel yazmışsın” deriz ona; “Nasıl oluyor da bütün bunları biliyorsun? ” Yazarı şu bize katılamayan beceriksizi bu sefer de hayranlığımızın gölünde boğar ruhumuzu pazara çıkarmasının bedelini fazlasıyla ödetiriz ona…

    Belli ki yazarla okur arasında ancak iki kurnaz arasında oynanabilecek dönüşümlü bir oyun oynanmaktadır. Nihayetinde yazar sözcüklerini okur hayranlığını ortaya sürmüştür. Şimdi her ikisi de bu tahripkâr sınırda durup birbirlerinin gücünü denemeye başlamışlardır. Bu sınırda taraflardan biri diğerine bir şekilde teslim olacaktır: Yazar ya okurun hayranlığına sırtını dönerek yeniden kendi karanlığına kendi sözcüklerinin ancak yalnızlıkla elde edilen ateşine geri dönecek ya da hayranlık tarafından teslim alınarak öylesine bir memnun ediciye dönüşecektir. Ya yeniden kendi tutunamamışlığına dönüp insanı tekrar be tekrar rasat edecek ya da her seferinde okurun gözlerinin içine bakan bir hayranlık dilencisi haline gelecektir. Okur elbette yazarını hayranlığına esir etmek için can atmaktadır; o her şeyi satın almaya her şeye dokunmaya her şeyi kendisine mal etmeye fazlasıyla alışkındır zaten! Onun en mutlu olacağı an yazarın kaleminin göze hoş desenler çizen bir şablona evrildiği andır. Çoğu okur yazarı kendisine hovarda etmek ister ve çoğu kalem hırsızı okuruna hovardalık etmeyi yazarlık sanır! ..

    Ali Ayçil şiirleri Yazarın Yazgısı Şiiri - Ali Ayçil Yazarın Yazgısı Şiiri - Ali Ayçil şiiri
    Paylaşın Telegram VKontakte Facebook Twitter Tumblr WhatsApp

    Yazarın Diğer Şiirleri

    Yazgının Kalpsizliği Şiiri – Ali Ayçil

    İzdiham Şiiri – Ali Ayçil

    Her Şey Tamam Bir Şey Eksik Şiiri – Ali Ayçil

    Bozkır Şiiri – Ali Ayçil

    Balkan Şiiri – Ali Ayçil

    Babamız Bir Gün Gerçekten Ölür Şiiri – Ali Ayçil

    Bunları da Okuyun

    Vulcanus Şiiri – Ali Püsküllüoğlu

    29 Aralık 2021

    İsyanlardayım Şiiri – Ahmet Selçuk İlkan

    28 Aralık 2021

    Eğer Şiiri – Can Yücel

    28 Aralık 2021

    Beyaz Peugeot Şiiri – Ahmet Güntan

    29 Aralık 2021
    Bizi Takip Edin
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    Çok Okunanlar
    Abdullah Tukay

    …Ge Şiiri – Abdullah Tukay

    Abdullah Tukay

    Şâirim, kutsiyetin olsun gönlünde senin sır; Şâir olduğunu kimseye söyleme dostum, sakla. Anlamasınlar, nereden kaynaklandığını…

    İspinoz Şiiri – Adnan Satıcı

    29 Aralık 2021

    Cüz’i Hidayetin Dünyaya Vermez Şiiri – Aşık Ömer

    29 Aralık 2021

    Cibali Şiiri – A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

    29 Aralık 2021
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Şiirsiz kalmayın!

    İletişim: [email protected]

    Şiirler

    Ardakalan Şiiri – Özdemir Asaf

    29 Aralık 2021

    Şimdi Yoksun Şiiri – İsmail Uyaroğlu

    29 Aralık 2021

    Gençlik Bir Kitaptı Şiiri – Ömer Hayyam

    28 Aralık 2021
    Etiketler
    Ahmet Selçuk İlkan şiirleri Abdurrahim Karakoç şiirleri Necip Fazıl Kısakürek şiirleri Pir Sultan Abdal şiirleri Agah şiirleri Ruhsati şiirleri Karacaoğlan şiirleri Aziz Mahmud Hüdayi şiirleri
    Facebook Twitter Instagram
    • Anasayfa
    • İletişim
    © 2025 Şiirhane.
    Tüm hakları edebiyatın birbirinden kıymetli şairlerine aittir.

    Aradığınız şair veya şiirden birkaç kelime yazın.