Derd-i ezelî devâ bulur mı
Mihr-i ebedî fenâ bulur mı
Men şem‘-i serâçe-i firâkem
Sûz-ı ciğer ile hoş-mezâkem
Menden dileyen bu sûzı zâil
Bî-dâduma olmış ola mâil
Şem‘ün ki hayâtı oldı âteş
Hâli anun âteş iledür hoş
Oddan dileyen anun necâtın
Fânî dilemiş ola hayâtın
Düşmenliğe dûstlığ kılup ad
Tedbîr-i necâtum eylemen yâd
Men garka-i bahr-ı şevk-i yârem
Berhem-zede-i gam-ı nigârem
Ancak sebeb-i karârum oldur
Ârâm-ı dil-i figârum oldur
Anunla edün bu derde merhem
Urman dahi andan özgeden dem
Dersüz mana var dil-rübâlar
Leylî kimi çoh perî-likâlar
Bi’llâh demenüz bu harfi zinhâr
Âlemde bir andan özge kim var
Bülbül gül içün kılanda nâle
Derdine devâ olur mı lâle
Husrev değülem ki mana dilber
Şîrîn ola gâh gâh Şekker
Men yek-cihetem tarîkatümde
Tagyîr işi yoh cibilletümde
Özrini beyân edüp hem ol dem
Takrîre getürdi bir gazel hem
Bu gazel Mecnûn dilindendir
Aşk derdi ey mûalic kâbil-i derman değül
Cevherinden eylemek cismi cüdâ âsân değül
Devr cevrinden şikâyet edene âşık demen
Aşk mesti vâkıf-ı keyfiyyet-i devrân değül
Şehrden sahrâya bir fark olduğın her kim bilür
Bilmiş ol kim aşk sahrâsında ser-gerdân değül
Her kim idrâk eyler öz keyfiyyet-i hâlin henüz
Dûst ruhsârına ayn-ı şevk ile hayrân değül
Cânı cânân ittihâdı fâriğ eyler cismden
Cismden âgâh olan cân vâsıl-ı cânân değül
Der imiş düşmen ki hem-demdür Fuzûlî yâr ile
Her sözi bühtân ise hakkâ bu söz bühtân değül
Bu Mecnûn atasınun Leylîye hâstârlığıdır ve Leylî atasının Mecnûndan bîzârlığıdur
Sâkî getür ol şarâb-ı nâbı
Kim yetdi nisâba gam hisâbı
Gam düşmen-i cân-ı mübtelâdur
Def‘ eyeleye gör ki bir belâdur
Söz cevherine olan hırîdâr
Bu nev‘ ile germ kıldı bâzâr
Kim âciz olup gam içre ol pîr
Mecnûnına kıldı fikr-i zencir
Bildi ger olmaz olsa Leylî
Mümkin değül olmağı tesellî
Kıldı talebin özine lâzım
Cem‘ etdi eâlî vü eâzım
Ümmîd ile bağladı umup kâm
Ol ka‘be-i ârzûya ihrâm
Çün Leylî atası bildi hâli
Üydürdi ekâbir ü ehâlî
Karşularına olup revâne
Kıldı olarunla azm-i hâne
Ehlen sehlen deyüp demâdem
Min kez dedi ola hayr makdem
Çün şem‘-sıfat olar oturdı
Bu serv kimi ayağa durdı
Ortaya bırahdı dürlü hânlar
Tâ kâm-ı dil ala mihmânlar
Olmışdı dolup kebâb ile hân
Cedy ü hamel ile âsman-sân
Ammâ aceb er kıla hıred-mend
Ol hânları âsmâna mânend
Her kim garazın bulurdı hândan
Bu mümkin olur mı âsmandan
Hânlar götürildüğünde ol pîr
Takrîb ile derdin etdi takrîr
K’ey kadr ile kıble-i kabâil
Senden kamunun murâdı hâsıl
Asl ü nesebüm sana ıyândur
Hükmüm niçe min eve revândur
Meşhûr-ı kabâilem sahâda
Ma‘rûf-ı tavâifem atâda
Hem var maahbbetümde te’sîr
Hem var adâvetümde teşvîr
Ser-defter-i ehl-i rûzgârem
Her niçe desem yüz anca varem
Nahl-i emelüm semer verüpdür
Îzed mana bir güher verüpdür
Hâla dilerem bu turfe lû’lû
Bir la‘l ile ola hem-terâzû
Tâ lû’lû olanda la‘le vâsıl
Terkîb kılam müferrih-i dil
Çoh kânlara tîşe-veş yüz urdum
Çoh la‘l hakîkatini sordum
Her kânda eğerçi la‘l çohdur
Bir la‘l ki lâyık ola yohdur
Bir la‘lün eşitmişem senün var
Kim lû’lüme oldurur sezâ-vâr
Lutf eyle inâyet et kerem kıl
Ol la‘l ile dürri muhterem kıl
Kılsun güli serv sâye-perver
Olsun güle serv sâye-güster
Fehm et sözümi tegâfül etme
Hayr işdür bu teallül etme
Ger hâsıl olur bu kâm senden
Her ne diler isen iste menden
Anca kılayum sana revân genc
Kim yer yüzin eyleye nihân genc
Anca güher eyleyem revâne
Kim bulmayasen ana hizâne
Ol serv-i semen-berün atası
Ol genc-i nihânun ejdehâsı
Lutf ile dedi ki ey hıred-mend
Men kimi esîr-i dâm-ı ferzend
Sen hoş geldün safâ getürdün
Topraklardan bizi götürdün
Müşkilce hitâbdur hitâbun
Bilmen nişe vereyüm cevâbun
Kurbün bilürem mana şerefdür
Ammâ halefün aceb halefdür
Mecnûn deyü ta‘n eder halâyık
Mecnûna menüm kızum ne lâyık
Leylî demenem ki nâzenîndür
Bir tîre kenîz-i kem-terîndür
Olmaz mı kenîz cins-i merdüm
Yohdur mı kenîze hem terahhum
Dîv ile perî olur mı hem-dem
Olmaz sözi açma ebsem ebsem
Dîvâneye zâyi‘ eyleme renc
Vîrâne gerek nedür ana genc
Tedbîr ile dönderüp mizâcın
Sevdâsınun eylesen ilâcın
Leylî anun olsun eyledüm ahd
Var imdi sen et ilâcına cehd
Bu Mecnûnun atasınun hırmânıdur ve Gayr bâbdan tedbîr-i dermânıdur
Ol sâhib-i neng ü nâm ü nâmûs
Döndi eve geldi hâr ü me’yûs
Mecnûna dedi ki ey belâ-keş
Hâcet biter olmagıl müşevveş
Akl ile açılur ol muammâ
Leylîni sana verürler ammâ
Şartı bu ki olasen hıred-mend
Erbâb-ı hıredden alasen pend
Ref‘ ola alâmet-i cünûnun
Akl ola hemîşe reh-nümûnun
Mecnûn dedi ey edîb-i kâmil
Dîvâne-i aşk olur mı âkil
Ger mende bu ihtiyâr olaydı
Tedbîrüme i‘tibâr olaydı
Evvelden edeb şiâr ederdüm
Temkînümi üstüvâr ederdüm
Olmazdı bu hâle ihtiyâcum
Kim ola azâb ile ilâcum
Mende bu ilâca yoh müdârâ
Min kez gamum etdüm âşikârâ
Yohdur revişümde inkılâbum
Evvelki cevâbdur cevâbum
Sen ehl-i hıredsen eyle tedbîr
Tedbîrün ede meğer ki te’sîr
Leylîni dahi men etmeyem yâd
Men âkil-i vakt olam sen âzâd
Ol pîr-i şikeste-hâl ü hayrân
Tedbîr-i ilâc edüp firâvân
Her handa eşitdi bir tabîbi
Gül-zârınun oldı andelîbi
İzhâr edüp ana ihtiyâcın
Bîmârınun istedi ilâcın
Bîmârına min tabîb-i hâzık
Bir şerbet içürmedi muvâfık
Her yerde ki bildi bir nazar-gâh
Varup ana oldı hâk-i dergâh
Çoh el götürüp duâlar etdi
Çoh nezr verüp atâlar etdi
Re’yiyle melûlin etmeğe şâd
Min pîrden almadı bir irşâd
Çoh sihr olunup yazıldı ta‘vîz
Çoh mekrlere dutuldı ümmîz
Edilmedi hiç biriyle çâre
Ne çâre kazâ-yı Kirdgâra
Bir gün dediler ana ki ey pîr
Âlemde sana bu kaldı tedbîr
Kim Ka’beye iltesen esîrün
Ola ki Hak ola dest-gîrün
Tavf-ı Harem olsa ana hâsıl
Ser-geşteliğ andan ola zâil
Ursa Hacer-i mübâreke baş
Yumşana eğer ola kara daş
Bu Mecnûn-ı bî-çârenün Ka‘beye yüz urduğıdur ve Münâcât ile sevdâsın arturduğıdur
Ol pîr bu hayr işe kılup cehd
Mecnûna müretteb etdi bir mehd
Aldı anı azm-i râh kıldı
Azm-i harem-i İlâh kıldı
Çün Ka‘beye erdi ol nîkû-hûy
Mecnûna dedi ki ey belâ-cûy
Dut Ka‘beye rûy tâat eyle
Temkîn ü edeb riâyet eyle
Ta‘zîm şerâitin edâ kıl
İhlâs-ı dürüst edüp duâ kıl
Ola ki kabûl ola niyâzun
Hak şefkati ola çâre-sâzun
Bu yerde kabûl olur duâlar
Bu buk‘ada bahş olur atâlar
Kıl tevbe ki ahsen-i ameldür
Cehd eyle necâta kim meheldür