Çarpma kurbanın olam kalbim
Müstakil bir ülkenin,
En karanlık mahzenindesin;
Siyah bir baykuşun,
Sabahların uzağında
Geceye diz çöküp ağladığı.
Çarpma! Dur! Dur artık kalbim
Söndü şu şafaklarda,
Söndü yüzen al bir sancak gibi gençliğim!
Ölmek üzereyken ciğerlerinde kalan son nefesin,
Ölmek üzereyken çıkan son sesinle bağır:
Ah ki heves kırılır parça parça ten içinde!
Ten içinde asıl büyük sızın kalır,
Göğsünde bu sızıdır şiir.
Ey hüznün mahcup alfabesi kalbim!
Zaten vaadedilmedi bize gelecek o güzel günler
Ne yarın ne yarından da yakın,
Güz bir tebessümle örtülür yüzüm.
Ufku saran karanlıkta çakarak şimdi sen,
Alevinde geceye sır kaçıran bir ateşböceğisin,
Şavkı vuruyor alnına ansızın kanlı bir hilalin;
Son kalesi de son düşüyle düşürülmüş bir şehir gibi
Dudaklarında koyu bir hırs, koyu bir hisle sus:
Hakkıdır bu zulüm hakkıdır faşizme tapan milletimin!
Adam Sanat Dergisi Kasım 2001 sayısı