kavrulmuş bir karıncanın sağ salim
yuvasına dönüşü şarkılarda anlatılmaz
başka bir ses gerekir belki de, bilinen
tüm seslerin ötesinde; anne
koynuna al beni rahmine söz geçmez bu ıssız gecede
gitar çalma, susalım biraz yoruldum ağrımaktan
yoruldum bunca kesik ruhu tek başıma
taşımaktan, bir avuç kızgın kum bile yok
tutuşmuş saçlarını özlemeye vaktim yok
yok. yangınlara kızanları sildim kareli defterimden
bir kare de sen koy, üşenme
sanki soldan sağa ölmüş gibiyiz bu bilmecede
bu masalda dere tepe düz gitmiş kadar yorgunuz
argınız. azgınız. vallahi azız.
çok daha az olacağız bu pis gidişle
belki de seviştirmeye
vaktim olmaz kimseyi kendi bedenimle
çok gittik. dere tepe düz gitmiş bile
olabiliriz. ne dersin geri dönmeye; anne
sana söylüyorum olur olmaz zamanlarda ölme
taşınacak bir yük bile kalmayacak yoksa
bu kırışık cennette
yarım yamalak yaşayalım senle
kavrulmuş bir karınca kararınca; anca.