ayın 17’sinin gecesi
bütün gece boyunca radyo çaldım
komşular alkış tuttu
ev sahibem ise kapıyı çalıp
şöyle dedi
LÜTFEN
LÜTFEN
LÜTFEN
ARTIK BURADAN TAŞIN,
çarşafları kirletiyorsun
sonra o kan nereden geliyor?
asla çalışmıyorsun
uzanıp radyo ile konuşuyorsun
ve içiyorsun
bir de sakalın var
bir de her zaman budalaca sırıtıyorsun
ve şu kadınları odana getiriyorsun
saçını da asla taramıyorsun
ayakkabılarını da cilalamıyorsun
gömleklerin de hep buruşuk
niye buradan ayrılmıyorsun?
komşuları mutsuz kılıyorsun
lütfen hepimizi mutlu et
bize bir iyilik yap
ve buradan çek git!
canın cehenneme bebeğim, diye
anahtar deliğinden tısladım; kiram
Çarşamba’ya kadar ödenmiş vaziyette.
tanınmayan bir Alman sanatçı tarafından
yapılmış suluboya nü bir resmi
sana gösterebilir miyim?
Onu $ 1000’e sigortaladım.
katı yürekli bir şekilde
holün sonuna doğru yürüdü gitti.
sanattan pek anlamıyor. Onu
çıplak görmek isterdim
belki de özgürlüğe kavuşmak için
resim yapabilirdim. Olmaz mı?