Bunları da Okuyun
Metin Önal Mengüşoğlu şiirleri
Hepsi biribirinden eskiHepsi biribirinden çağdaşDenedin doğru ve yanlış Bütün davranışları ey ademoğluHülasa uzun yıllarDenedin hayatınla,Kazandın ya da yitirdin.Taşkınlıkların Çoktan aştıysa…
Kolsuz ve düğmesiz ve sağ göğsünde bir rozet deliği olan Frenk gömleği, Bekâr terleriyle sırılsıklamdı, hayata acemi erkeğinin, Ah gülüm,…
Beynimizin kurdunu öldürmek için Anam, karlı pekmez yedirirdi her yaz O zaman daha küçük beyaz dişlerimiz Alır başını giderdi ağzımızdan…
Bir ellerinde anahtar ve kelepçe diğer ellerinde her çağın maneviyat simsarları geçtiler peştemallarında karanlık şakırtılar ve kırpılmamış sakallarından sızan kirli…
Memnunluğu hep güze mi rastlar halkın, Kökü çürümüş yapraklar gibi üflesen düşer Önce onu kestirir gözüne rüzgar Ona karşı şaklatır…
Çok mu belkeyeceğiz vezirim Ne bir sultanı kundakladı büyücüler Ne bir padişahın ölüm haberi Payımızı almak için ulufeden Başka nedenlerde…
Eskiden bir adamın ince olan yüzü sonradan toparlak- laşırsa bilelim/mi/ki acımasızlık daha çok yakışır böylelerineCebini değil keşke, insanın zihnini zengin…
kendi ağzın nerde güzel kız o kızıllık nedir öylenasıl oluyor gözlerin yeşil saçların ebrûlî kestaneellerin nerde güzel kız hakiki parmakların…
Kaş çatarım düşmanıma, tanklarına taş çakarım Ustam beni eve yollar, küçük kızına bakarım Adım Ali; Ramallah’tan.. Cenin kampına sürüldüm İşe…
Bir zamanlar ezanla uyanırmış ahali, Ne rutubetten şikayet Ne ağız dolusu küfür Ne başucunda nöbeti Çıngıraklı saatlerin…Bir zamanlar ezanla uyanılırmış…
Kalbini Yaşanmamış acılarla kavuran Kitaplar okuduğunu gördükçe İncinirim… Dolan gözlerinde Beynini paslı bir demire çeviren Yalancı yağmurların Islaklığı, Dilinde ucuz…
Elli yaşındayım ne uzun zaman Kaşlarım döküldü bıyığım beyaz Kim der ki geçmişi kurcalamadan Atılan hiçbir ok menzili bulmazBirkaç kasabadan…
I nerde bir boş tarla bulsalar koşup oraya mabetler dikmek için yine de makbuzlar bastırılır pullar satın alınır bu cüzdanlar…
Ne kadar mutlusunuz şimdi kimbilir ada’da üç aylık evinizin geniş balkonu bir yandan denize bakar karanlık, sakin müzikal bir hışırtı…
1. kim bilir bizim bildiğimizi suratımızda maske kitabımızda yalan yok tanımakta ustayızdır münafığı ve de arkadan vuranı öfkenin ve öçalmanın…
Sokaklardan deliler geçti Omuzlarına lâme yıldızlar takmışlardı Göğüslerindeki düğmeler dore Garip madalyonlar iri tesbihler Kehribar kibrit kutuları tabakalar Sokaklardan deliler…
Birbirleriyle mahsus kenetlenmişler Kimsenin geçtiği yok Şefkat istasyonu’ndan Vurgunda balıklar böyle sıklaşır Sağanak altında kuşlar kuzularİnanma, mülkiyetlerin tümü tapusuz Veraset…