Bunları da Okuyun
Browsing: Ceyhun Atuf Kansu
Ben dostum vaktiyle bir güney şehrine gittim, Yanımda – sevince öyledir! – dünyanın en güzel kızı vardı, Ama neyleyim ki…
Bakla tarlasında gelincik açmış Kırmızı, kırmızı incecik açmış Güneşi beklemiş doğuncak açmış Gel topla gel topla al gelinciğiBakla tarlasında sarıçiç………………..
Bu sandıklar.. Bu sandıklar.. Bu sandıklar.. Kadınların kağnıların yağmurunda En güzel ağırlığıdır bağımsızlığın. Hafifler şimdi umut, bir güvercin olur, Geçer…
Emdiniz arılarım elma çiçeklerini, Doldurdunuz bahçenin bütün peteklerini Şimdi, tutun baharın, tutun eteklerini, Gökte vızıldayarak uçun, ………………..
Muhmur dağın başında bir duman, bir duman, Mustafa Kemal’in başında daha bir duman Dağ düşünür gündüz gece başından duman gitmez,…
Vatan denizleri! Mavi, zengin kırlar, Rüyamda büyük kadırgalar yüzen, Akdeniz! Bayraklar, ünlü bahadırlar, Bir çiçekli destan havasında gezen. Bağ bozumu…
Tam bana göre bu hava Bekliyorum kar yağacak Bulutlar indi inecek Bekliyorum yollar kapanacak Kurt sürüleri derin ormanlardan Bekliyorum peşime…
Mutluluğunuz geçici, süreksiz Gümüş çatallarla, gümüş kaşıklarla Sofranız dağılmış, sofranız sessizUzakta bir deniz, gözlerinizden Lacivert gözleri gelip geçer bir kadının…
Gül diyorsam,durmadan Bilinçaltı bahçemde bir Ezik gül kaldığından belki Çocukluğumun mayıs dalından Kimbilir?Gül diyorsam bir zama………………..
Samsun’a ayak basmış Kahraman bugün, Çayır, çimen yeşermiş zafer yolunda Davul zurna sesinde şahlanır düğün, Gönlüm coşup öter bir bahar…
Denize Karşı insan Karadeniz dediğin deniz değil insan Gelir vurur Akçaabat pazarına. Güneşe bırakılmış balık ağlarıyla Kayıklarıyla kum/ara çekilmiş Denize…
Eksiklerim çoktur benim Ben temiz bir dal değilim Hep karanlık bir köşem var Bilirim Tanrım bilirim.Günah işlerim günboyu Hep bulanır…
Bu yağmur, bu güzel bu serin yağmur. Yağıyor bu sabah sanki içimde. Dokunma gözlerim yağmur doludur, Bulutlar içimin derinliğinde. Çimenler…
Bu gecenin güzelliğini kimse söyleyemez Tek tek saydığım yıldızlardan başka Yıldızlar aşkımızın dostları Duydularsa o………………..
Mavi elişinden bir deniz yaptım Yeşil tekneli bir kayık yüzdürdüm Maviliği öptüm, denizi öptüm Yelkenleri rüzgar rüzgar gezdirdimYeşil elişiler bahçe…
Benim bebem anacığım hani, Gül bezlere sardıcağım hani, Akşam yattı sabah baktım Ermişleri, el depmeleri, solucağı hani.El veriyor el veriyor………………..
Sevgi sözcüğünü türettim Ayışığını buldum sıcak bozkır sekisinde Kara ipek saçlarını gecenin.Çınar ağacını güz sözlüğünden Gölgesi bile Türkmen Sevgi sardı…
Yerden alıp o gülü Hangi gülü? Bir topçu neferinin Sakaryalı yaz toprağında Sıcak kan gülü.Alıp koklamak o gülü Hangi baharda?…
Ben bir kayayım, bir kaya Vadilerin açtığı dağ yollarında Rüzgarlar, sert rüzgarlar, acı rüzgarlar Yıpranmam ne yönden esseniz de Yağmurları…
Haziran ağaçlarının oralarda Çocukların derisi yanmakta Güneşli şapkalar altındaOrada ceviz ağaçları altında Serin uykusunu yaprakların Biri toprak üstünde uyumaktaOrada üvezler…