Bunları da Okuyun
İkinci Yeni Dönemi
-Bu cadde nereye çıkıyor? Bir güle bakıp böyle diyorum…………………
Çok uzun bir gündü aşka dönüyordum Çok uzun, yavrum, çok uzun seni sevmekten İşte diyordum ilk öpüş işte masmavi yarığın…
Ben dünyaya bir idare lambası altında geldim Yeryüzü Birinci Dünya Harbi’ni yaşıyordu Başımın üstünde mendil boyunda bulutlar vardıYunan Harbi’nde yanan…
Her şey bir gece içinde oldu Sabahleyin her şey tamamdı.Bu gördüğünüz gökyüzü İlk defa gelip yerini aldıGökyüzünün gelmesiyleydi Dünyada büyük…
İzmir! e götürüyorum bir gülü Sarı bir gülü………………….
Ben böyle bir deniz görmedim ne kadar seni düşündüm Gittim ne kadar bilmezsiniz ne türlü karanlık Baktım ki biri yok…
Üç kez seni seviyorum diye uyandım Tuttum sonra çiçeklerin suyunu değiştirdim Bir bulut almış başını gidiyordu görüyordumSabahın bir yerinden düşmüş…
(Rondo) Ben uyandım bir aşk demekti bu dünyada -Sesin, bir gülü bırakmak gibi birşeydi. Karaydım, kağıt gibiydim yaşamalarda Adım görseniz…
hazırlandın diyelim bir yolculuğa “bu,yalnızlığıda olabilir”diyor birisi dayanıklımısın bakalım silahın nedir ilkin asfalt ve beton bir bakarsın önün ardın su…
Şimdi Palandöken’de çoban Ahmet’in Tabanlarının üç metre altında, Sessiz bir bahar başlamaktadır. Yol bulmuş da, kar suları toprağa İnce bir…
İşte suyumuzu kestiler ama masamda yine bir çiçek bir çiçeğin akşamı elbet bir çiçeğe benzeyeceknasıl güzel nasıl diri bir çiçek…
Söylenir ve yarım kalır bütün aşklar yeryüzünde bir kaktüs bol sudan nasıl nasıl çürürse, öyleEn sevdiğim temmuzdu aylardan hazirana benzediği…
birden hatırladık seninle buluşamadığımız günleri gel ey büyük bakış yüce suskunluk gel artık berikentleri ve kasabaları ve köyleri çevirdik senin…
kalın ve karanlık bir çatı merdiveni gibi giderilmez eksikliğini tanırım onun suyun bardakta duruşu gibi bir öfke usul usul büyürken…
söyle ben saçlarımı kestirirsem ne olur bir başkaldırma ancak saçlarından tutulurherkes annesi sanır bir kısır yalnızlığı oysa herkesin annesi aslında…
1ben ne güzel işerim güneşe karşı arkamda medrese duvarı önümde çarşıbir sürekli kaşınmadır yaşadığım törelere ve alışkanlığa karşıgeldim gittim geldim…
yorgunsun hoşgelmişsin kara gece nöbetinden hoşgelmişsin yat uyu yerin hazır hak etmişsin uykuyu helal olsun uykun bahtiyar sağlığın ama bir…
Kapalıçarşıda, bir kuyumcu dükkânında Sol eline bir yüzük takmıştım. Senin entarin basmaydı. Benim elbisem pamuklu Yüzüklerimiz sekiz ayardı…Çocuklar gibi gülmüştük,…
işte herkes yüz yüze şimdi geceyle karşılıksız suçlamalarla avutuyor kendini ‘senin aşkındır’ diyor uzun iç-çekişlerle birisi birisi ‘her şey uzakta…
Beş kere yedi mi dediniz, dursun Yıldız, poyraz, gündoğusu, dursun fasulya mı dediniz, dursun Ben varım sen varın o var…