Bunları da Okuyun
Yabancı Şairler
Sözcüklere dikkat edin, olağanüstü olanlarına bile. Çünkü olağanüstü için yapabileceğimizin en iyisini yaparız, kimi zaman sözcükler arı gibi sokarlar ve…
Bir kadın olmaktan bıktım, bıktım kaşıklardan ve postadan, bıktım ağzımdan ve göğüslerimden bıktım kozmetiklerden ve ipeklilerden. Hâlâ masamda oturan adamlar…
İkiye ayrılırım ama ele geçireceğim kendimi. Gururu kazıp çıkaracağım. Makası alacağım ve dilenciyi kesip çıkaracağım. Bir kaldıraç alacağım ve dışarı…
Şehir yerinde değil, sıcak gökyüzünde boğulan bir kadın gibi yükselip kayan karaşın bir ağaç dışında Şehir sessiz, kaynıyor gece onbir…
Dışarı çıktım cin çarpmış büyücü gibi, uğursuzluk tutkunu, gece daha yürekli; şeytanı düşleyerek, yaptım tersliğimi kır evlerinin üstünden, ışıktan ışığa;…
Sessiz biri gelir de başını vurur lalelerin: Kim kazanır? Kim kaybeder? Kim koşar pencereye? Kim o kadının adını en önce…
güz kendi yaprağını yiyor elimden: biz iki dostuz. zamanı ceviz kabuklarından ayıklayıp yürümeyi öğretiyoruz ona: zamansa dönüyor kabuğuna. aynada pazar,…
Gündoğumuna bir saat kala saçlarına düşen mavi gibidir mahmurluğun güneşleri; bir kuşun mezarının üstünde, otların hızıyla biterler.Onları da baştan çıkarır,…
şimdi sen uyuyorsun diye, tüm ninniler başında nöbette.-yatağından şaşmayan ………………..
Gündoğumuna bir saat kala saçlarına düşen mavi gibidir mahmurluğun güneşleri; bir kuşun mezarının üstünde, otların hızıyla biterler.Onları da baştan çıkarır,…
Hiç iyileşmeyecek yaraların şairidir Celan. Bizi yiyip bitiren sancıların şiirini yazmak ona düştü.Taşıyamayacağına karar verdi bir gün; düşündü, düşündü, düşündü:…
Uyumuyorduk artık, çünkü zemberekleri arasında yatıyorduk hüznün ve büküyorduk göstergeleri çomaklar gibi, ve fırlayıp kamçılıyorlardı zamanı kan çıkasıya, ve söylüyordun…
Bu gözüdür zamanın. Yedi renkli kaşın altından şaşı bakan. Korla yıkanmış göz kapakları Göz yaşları ise olmuş buhar.Süzülüyor kör yıldız…
Akşam vakitlerinde içmekteyiz sabahın kapkara sütünü ve öğlenlerle sabahlarda bir de geceleri hiç durmaksızın içmekteyiz bir mezar kazıyoruz havada rahat…
Uyumuyorduk artık, çünkü hüznün saatiydi yatağımız ve birer değnek gibi büküyorduk akreple yelkovanı, ve onlar hızla yaylanıp kırbaçlıyorlardı zamanı kan…
Say bademleri, say acı olanı, uyanık tutanı say, beni de onlara kat: Gözünü arardım hep, gözünü açtığında, sana kimselerin bakmadığı…
sen git ben bir gecenin siyahında saklayacağım saçlarını yüreğim, titrek ellerinin arasında atacak biraz ıslak biraz da kırmızı küçük bir…
(Gelecek geçmişe kısa bir yolculuk) Doğuştanmış kadersizliğim çocukluğumun sıradan bir şubat ayının soğuk çarşamba akşamında annemin ağlamaklı çığlıklarına kurban gittiğinde…
Friedrich Nietzsche’yeBir ben biliyorum Yorgun gözlerinin altındaki halkaların Ebem kuşağı olduğunu ve İstediğinde yedi renk bakabileceğini Siyah saçlarındaki akların aslında…
Gerçek bir dostun bir dostu sevdiği gibi Bilmece yaşam, seviyorum seni İster güleyim ister ağlayayım seninle, İster hüzün getir bana…