İşte bir gün ki eskilere benzemeyen
Bulutların saçları bile suda.
Bu yeri, bu renkleri, bu zamanı
Başkaları da gördü Karya’da,
Çilelerin yumağında yaşamı seven.
Belki aşktı… ölmüşlüğü yırtarak
Yatağına çekip alan seni beni
Bildik saat koyverince dümeni
Mevsimler gibi döndü dünyada
Kaç kadırganın peşine düştüğü merak.
Belki elimizde kalandı eskilerden
Ezgiye vurmuş duyarlıklar gibi.
Kırbaçların gizlendiği köşelerde
Doğanın bile çok gördüğü özgürlükleri
Kendine dönerek gönlünce seslendiren.