Çarmıhını sırtlanıp nereye böyle uzak
dağın ardı kum denizi
her kum dibi – bin tuzak.
Acın yere göğe sığmaz
nasıl taşıdın nasıl, kaç binler yıl, kaç halk
daha kaç binlere kaç devama.
yorgunsun, gitme, dinlen biraz
bak kurtlar kan uluyor, kan soluyor
ve ağını geriyor her yana aksam
çoktan kanat kapari, sabra durdu güvercin
otur söyle, acelen ne dinlen biraz
sofrada değil pusuda beklenensin
Ben senden çok gitmeyi…
*
-Kılavuz kuşlar bos dondu gene-
Buraların yağmuru kumdur, kum yağar geceyle
bense güneş saati kurarım, direnç döverim örste
bu direnci sana hazırladım milat öncesi
üstünde durur hala çekiç sesleri
-Kılavuz kuşlar boş döndü gene-
*
Özlediğin sularda ben çok
……….
……….