Tan vaktiydi balkona çıktığımda,
ürperdim esintisiyle denizin;
komşu bakhçedeki çam mı uzanıyordu
gövdeme, ben mi sarkıyordum yüzyıllık
köklere? Geceydi belki de
saate uymuyor içimdeki zaman,
birkaç mekândayım aynı anda:
hem dipsiz bir uçuruma bakıyorum
hem dolaşıyorum bir cami avlusunda
Kanmadım, sonsuzdu açlığım,
gittiğim kentlerden bilmeceler
ve gizler taşıdım odama;
kurguladım ve yapıbozuma uğrattım
sarayların, ören yerlerinin
mağaraların efsanelerini. Unuttum
hepsini gündelik öykülerin.
Yuvamdı kuytuluklar, da
……….
……….