Bunları da Okuyun
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş Şiirlerinin Yer Aldığı Kategoridir.
Bırakıp gittiğin zaman beni Dünya terkediyor beni Bir garip duyguyla öyle Yapayalnız kalıyorum Kısa sürüyo………………..
Sonra onlar çılgınlık bitip Sürü dağılınca, yapayalnız gecelerinde Durgun ve dilsiz, yastıklara çivili Bir mızıka sesiyle uyanmazlar mı Asaf’ın ateşlere…
Ben, duvar diplerini giyineceğim Kimseye kapısından yakın olmayacağım Ağzımı kuyulara vereceğim Beni kim beklemiyorsa ona gideceğim Otların ıssız mevsimini seveceğim…
Çift kanatlı cam kapıyı ardına kadar açtı Bütün düğmelerini ilikleyerek odacı Hamdi. Davudi sesiyle adımlarının kasıla kasıla Teşrif ettiler başkan…
ben olmasaydım -dedi- gülüşümün güzelliğini yaşayamazdın biliyorum verdiğim mutluluğun değerini ne anlama geldiğini senin için günlerinin güze dönen hayal çizgisinden…
Ağzın ömrüm. Ağzın öptükçe derin Konuşuyorsun, kanatlı bir karanfil dudakların. Gözlerin iki dağ suyu güldükçe köpüklenen İndiriyorsun kirpiğini upuzun bir…
Geriye dönerek yanıltıyoruz birbirimizi Bir destek aranır bir güç alırcasına Dönerek ikide bir anıların ülkesine.. Alnımızı gererek konuşuyoruz, kaşlarımızı Bir…
Bana verdiğin mutluluğu Paylaşacak kimsem yok Sevincimi içime Ve yalnız taşıyorum (Biliyorsun yaSu………………..
Gümüşün ustalarını bitirdik Ahşap konakların oymalı dolapların Üzümün camın kesme taşın ustalarını… Akik kehribar yakut ve lal İşleyip incecik dünyayı…
yüzünü uzak tut biraz dünya geçiyor olanca g………………..
Bu yüzden yumuşaklık nedir bilmezler Bir gülün tenine değmedi hiç elleri Çiçeksiz büyüttüler çocuklarıOyunlarda durmadan yenmeyi öğrettiler Bir büyük oyunda…
Ben ona sıkıntılı güz günlerinde Yedi renkli yaz yağmurları dilemiştim Kırmak istememiştim duygu filizlerini Büyük bir ustalıkla susturup içimdeki uğultuyu…
Umduğun inceliğe inmiyorsa söz, Çekil suskunluğun tüneklerine; Ucuz etme anlamı… Böyle zamanlarda insan Çokluk yalnız kalmal………………..
Eğri çizgiler dalgınİki kaşım üzerindeİki kaşım üzerinde bir ağrıGözlerim yanıyor günlerdirGözlerimde bir yangın.Bi………………..
Yıldızların ülkesi var mıdır Edip Dicle aktığı toprakları seçer mi? Kasrik boğazı’ndan esen kanlı zemheri Yalnız………………..
Sizin evleriniz var, büyük. Sıkıntı diye soyunduğunuz dünya, eşiklerde. Çocuğunuz odalarda bir gün kapalı kalmadı. Habersiz girmedi kapınızdan kimse. o…
Babam gelirdi ve akşam olurdu. Bahçedeki akasya ağacı günboyu biriktirdiği kuşları birer hayal topu olarak uzatırdı yatağımıza. Siyah-beyaz bir fotoğraf…
Zaman buldukça uğraTek neşem bu benimBeklemek ve bulmakla yaşadığımDili tutulmuş bu şaşkın sevinç.Eşyalar geri çekiliyor sen gelinceBir ayrıntı gibi içinde…
Yalnızlığın sesinden bir resim yaptım Karanlık kalabalıklardan süzdüm ışığını. Akşamüstleriyle boyadım vazgeçen ağzını Parmaklarını uzattım gece suları gibi ıssız Salkım…
Yüreğimde büyüttüğüm gül güneşe çıkamaz Yüreğim o gülü büyütmezse ışıyamaz.Günüm seninle başlasın istemiştim<br………………..