Mutluluğu hesaplamayı sevmiyorum,
ruhsuz bir leke olabiliyor bazen doğa.
Çok içmedim, niyetliyim sadece
ince bir hayatın bütün ince renklerini
yaşamaya
Rüzgâr kıllı, pürüzlü bir bulutu sürüklüyor,
bir çapa salınıyor denizin dibine
ve yumuşak bir yelkencesine asılmış ruhum
sallanıyor bu kahredici uçurumda.
Ama seviyorum bu gazinoyu, kumul gibi,
uzakları seyrediyorum buğulu pencereden,
ince bir ışık demeti düşüyor buruşuk
masa örtüsüne,
Sonra yeşil sular içindeyim,
sonra gül gibi kristaldeki şarap,
sonra ne kadar da seviyorum havayı
yaran martıyı.
(1912)
Çeviri: Seyhan ERÖZÇELİK